Kasko yaptırırken nelere dikkat etmek gerekir?
“Gençliğinde bilgi ağacı dikmeyen, yaşlılığında rahatlayacağı bir gölge bulamaz”
Seneca
Kasko yaptırırken nelere dikkat etmek gerekir?
- Aracın gerçek değeri
- Çarpma,Çarpışma,Yanma,Çalınma,Terör,Deprem vb. gibi taminatları içeren bir poliçe olması
- Mini onarım hizmetinin olması
- Çekici ve assist hizmetlerini en iyi veren firmaların tercih edilmesi
- Yüksek limitli Artan mali sorumluluk teminatının alınması
- Orjinalin dışında bir özellik varsa mutlaka poliçeye dahil edilmesi
- İkame araç teminatının olması
- Deprem ve Terör gibi ek teminatlarda muafiyet uygulanmamasına dikkat edilmesi
- Çarpma çarpışma teminatında muafiyet olmamasına dikkat edilmesi
- Gerçek hasarsızlık indirimi koruma teminatı veren bir şirketin tercih edilmesi
- Manevi Tazminat limiti en yüksek olan firmaların tercih edilmesi
- Hukuksa koruma teminatının olması
- Anahtar kaybı – çalınması teminatının olması
- Ferdi kaza teminat limitlerinin orta seviyede olması
- Meslek indiriminden yararlanmanız için mesleğinizi poliçenizi düzenleyen kişeye belirtmeniz.
Haftanın Yargıtay Kararı
T.C
YARGITAY 20.
CEZA DAİRESİ E. 2015/13901 K. 2015/ 4768
“Sanığın aracında hukuka uygun arama kararı bulunmadan yapılan aramada ele geçirilen 78,66 gr. eroin, SANIĞIN İKRARI BULUNSA BİLE hükme esas alınamaz. Sanık hakkında beraat kararı verilmelidir.”
Haftanın Deyimi
“Altından Çapanoğlu Çıkmak”
Tarihimizde Çapanoğlu lakabıyla anılan bir sülale vardır. Yozgat şehrini kuran Ahmet Paşa bu sülalenin ilk tanınmış kişisi olup 1764 yılında Sivas valisi iken önce azledilmiş ardından da idam ettirilmiştir. Ahmet Paşa’nın büyük oğlu Mustafa Bey ve ardından da küçük oğlu Süleyman Bey vali olurlar. Süleyman Bey bu sülalenin şöhretini afaka salmış bireyidir. Yozgat şehrini bayındır hale getiren ve Osmanlı hükümet boşluğundan istifade ile Amasya, Ankara, Elazığ, Kayseri, Maraş, Niğde ve Tarsus’u içine alan bir hükümet kurup adını Celâlîler listesinin levhasına yazdıran odur.
Süleyman Bey zamanında sadece halk arasında değil; devlet kademelerinde de Çapanoğlu adı korku ve çekingenlikle anılmaya başlar. İşte o dönemde devlet memurlarından biri, verilecek bir yolsuzluk kararını kovuşturmak üzere müfettiş tayin olunur. Araştırmaları ona, Çapanoğullarından birkaç kişinin de yolsuzluklarda parmağı olduğunu gösterir. Çapanoğlu Süleyman Bey’in nüfuzundan çekinen memur, durumu yakın bir arkadaşına anlatıp fikrini ister. Aldığı cevap şöyledir:
-Bu işi fazla kurcalama; altından Çapanoğlu çıkarsa başın belada demektir!..
Müfettiş ne yapsın; soruşturmalarını yarıda bırakıp yuvarlak cümleler ile sonucu ilgili mercilere bildirir.