Mirasın Paylaştırılması İçin Düzenlenen Vasiyetnameler Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Hukuk düzeni içerisinde bir birey olarak malvarlığınız üzerinde tasarruf etme hakkınız bulunduğundan ölüm halinde de bu tasarruf hakkının devam edebilmesi için kanunumuzda düzenlenebilecek vasiyetname halleri belirlenmiştir. Ölümden sonra hüküm doğuracak vasiyetnameler, resmi, el yazılı ve sözlü vasiyetname olmak üzere üçe ayrılmıştır.
- Resmi vasiyetname;
Noter huzurunda iki tanığın tanıklığıyla birlikte gerçekleştirilebilir.
- El yazılı vasiyetname;
Kişinin bizzat kendi el yazısı ile yazılmalı, altına tarih ve kişinin imzası atılmalıdır. Kişi, saklaması için el yazısı ile düzenlemiş olduğu vasiyetnameyi notere tutanak hazırlanması suretiyle verebilir. Kişinin ölümü halinde noter, vasiyetnamenin varlığını ilgili birimlere bildirir.
- Sözlü vasiyetname;
Kişi, yakın ölüm tehlikesi, hastalık, savaş gibi olağanüstü durumların mevcut olması halinde resmi ya da el yazılı vasiyetname düzenleyemeyeceğinden son arzularını iki tanığa anlatmak suretiyle sözlü vasiyetname düzenleyebilir. Tanıklar sözlü vasiyetnameyi en kısa sürede yazıya aktarmalıdır. Sayılan haller ortadan kalktıktan sonra, kişinin hala yaşıyor olması durumunda bir ay geçmekle düzenlenen vasiyetname hükümden düşer.
Vasiyetname düzenlerken kişi özgür olmakla birlikte Medeni Kanunu’nun miras hükümlerine halel getirilmemesi gerekmektedir. Şöyle ki; her bir kişinin mirasında altsoyu, anne ve babası ve eşi saklı pay sahipleridir. Her birinin saklı pay oranları kanunda ayrı ayrı düzenlenmiş olup vasiyetname düzenlerken herhangi birinin saklı payı ihlal edildiği takdirde; saklı payı ihlal edilen kişi, lehine miras bırakılan kişiye dava açabilecektir. Bu nedenle vasiyetname düzenlerken tüm bu hususlara dikkat edilmelidir.
Ayrıca hatırlatmakta fayda gördüğümüz üzere; hazırladığınız vasiyetinizden her zaman aynı şekli kullanarak vazgeçebilirsiniz.